Ramazan Serdar Nickli Üyeden Alıntı
Taner arkadaşım bize hafiften güzel bir nostalji yaşattı...
Adana'yı da sayesinde tanıma fırsatı buluyoruz bir Susurluklu olarak...
Ben de hem biraz nostalji hem de biraz Susurluk'u tanıtma açısından bir yerel gazetede son yazdığım bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim...
Buyrun...
SUSURLUK’UN 80’Lİ YILLARI…
Eğer, “Bağlıklar Düğün Salonu”nda en az bir düğüne gitmişseniz…
Eğer, “Meramses, Zevk, Şeker” sinemalarından birinde en az bir film seyretmişseniz…
Eğer, “Orkestra Asiller”le dans edip, halaylar çekmişseniz…
Tamamdır…
Siz de “Susurluk’un 80’li yıllarında” yaşamışsınız demektir…
Unutulmazdı 80’li yıllar…
Ya “sağcı”, ya “solcu” olunan yıllardır 80’li yıllar…
Turgut Özal’ın, Erdal İnönü’nün, Bülent Ecevit’in, Necmettin Erbakan’ın, Alpaslan Türkeş’in ve hala ama hala Süleyman Demirel’in yıllarıdır 80’li yıllar…
“Netekim”, başından sonuna kadar “Kenan Evren”dir 80’li yıllar…
İnternetin hayal bile edilmediği, cep telefonlarının olmadığı, televizyonlarda uzaktan kumandanın uzaydan gelme muamelesi gördüğü yıllardır 80’li yıllar…
Gençliğin “memleketi kurtarma” davalarından “paçayı kurtarma” davalarına geçtiği yıllardır 80’li yıllar…
Çocukların sokaklarda oynadığı…
Kocaman müzik setlerinin omuzlarda gezdiği…
“Nikah Masası” nın, “Gel Tezkere Gel” in, “Gülpempe” nin söylendiği…
“Dallas” ın, “Kara Şimşek” in, “Perihan Abla” nın izlendiği…
TRT Radyosunda “Arkası Yarın” ların dinlendiği yıllardır 80’li yıllar…
Hatıra defterlerine yazıldığı…
Telsizlerle arkadaş arandığı…
Rengârenk espadrillerin giyildiği…
Daktilo kurslarının düzenlendiği…
Pastanelerde buluşulup çay partilerinde dans edildiği…
Gece bekçilerinin sokaklarda düdük çaldığı…
Antenlere “tencere kapaklarının” takıldığı yıllardır 80’li yıllar…
Saftı, temizdi, basitti 80’li yılar…
Susurluk’ta da önemli “ilklerin” ve “değişimlerin” yaşandığı yıllardır 80’li yıllar…
Tahsin Bozoğlu ile 40 yıl sonra ilk defa bir sol partinin, seçimlerde belediye başkanlığını kazandığı yıllardır 80’li yıllar…
Kudret Bölükoğlu ile ilk kez bir “milletvekiline” sahip olduğumuz yıllardır 80’li yıllar…
Bugünlere gazetecilik, alın teri ve emekle gelen “Kardeş Gazetesi” nin, “vira bismillah” dediği yıllardır 80’li yıllar…
Etin sadece “Kasaplar Hali” nden alındığı, balığın “Bandırma’dan çok taze” geldiği…
En gözde düğün salonunun “Doğanlar Düğün Salonu” olduğu…
Kahverengi kuşaklı 302 Mercedeslerle Şeker Fabrikasına gezmeye gidilip, “tenis kortunda” raketlerin sallandığı…
Hatap Deresi’nde balık tutulduğu, Kocadere’de yüzüldüğü…
“Kıyma Nejat” ın çok iyi bir futbolcu olduğu…
Bulvar Caddesi’nden geçen derenin, üzerinin açık olduğu yıllardır 80’li yılar…
Zeki Öner’in, Engin Kula’nın, Ahmet Avcı’nın, Atilla Pekyalçın’ın, Hakkı Taner Tuna’nın, İsmail Özkök’ün, Muallâ Kural’ın, Necati Deniz’in, Fikret Bayer’in, Naci Subaşı’nın, Taşkın ve Müjgân Örem’in, eğitim dünyamızın “efsane öğretmenleri” olduğu yıllardır 80’li yıllar…
Tatlıcı Ali Akışlı’nın dükkânında turşu suyu içildiği…
Dereköy Maden Suyu’nun her yerde satıldığı…
Hidayet Güneş’in “Garaj Kahvesi”nde sabahlanıldığı…
“Totocu Kazım” ın dükkânında pullu kuponlarla Spor-Toto oynandığı…
Tahta tekerlekli at arabalarında “Susurluk’ta Kamil Ertaş” yazdığı yılardır 80’li yıllar…
Güzeldi 80’li yıllar…
Gercekten cok güzel anlatmisiniz, hepsini okudum zevk ile . Eski zamanlar farkliymis Babam da zamaninda Kupon la benzin zamanini, Sag sol catismasini vs. cok iyi biliyor anlatinca masal gibi geliyor insana